O BENİM MELEĞİM – 15 -.
istanbul Gaziosmanpaşa escort bayan
San Hasan, Recep’in uzattığı gazeteyi aldı. Kendilerini
mahvedecek ne olabilirdi ki bu paçavrada? Ancak birinci-
sayfaya göz atar atmaz rengi soldu. İsmail Parin denen ga-
zeteci yapmıştı yapacağını. Bütün çete ve marifetleri sergile-
niyordu gazetede. Üstelik büyük patronun tüm ilişkileri de
ortaya serilmişti. Hem de Bahadır Şaroğlu’nun özel şoförlü-
ğünü yaptığı günden bu yana bütün geçmişlerini öğrenmişti
Parin. İyi de nasıl becermişti bunu? San Hasan’ın beyni
uyuşmuştu. Hiç bir şey düşünemiyordu. Etrafına boş gözler-
le bakmaya başlamıştı. Sonunda çalan telefonla irkildi ve
gerçek dünyaya döndü.
“Hepimizi mahvettin beceriksizbaşı. Nasıl temizleyecek-
sin şimdi yediğin bu haltı?”
“Ben bir şey yapmadım Bahadır Bey, nasıl olduğunu bi-
lemiyorum bu işin.”
“Umanm gazeteyi görmüşsündür?”
“Gördüm efendim.”
“Bir de nasıl olduğunu bilmiyorum diyorsun, öyle mi?”
“Doğru patron, bilmiyorum.”
“Bilseydin bu hallere düşmezdik zaten geri zekalı yaratık.
Bizle ilgili bütün bilgileri eliyle koymuş gibi bulmuş eloğlu.
Bütün bunlan sen sızdırmadıysan kimden öğrenebilir?”
“Ben böyle bir şeyi neden yapayım ki?”
“Zeka özürlülerin nedeni olması gerekmez. Tıpkı akrep
gibi kendi kendilerini sokarlar bazen.”
“Ama patron bu durumda ben de mahvoJdum.”
“Hepimiz mahvolduk. O olmayan beynini biraz zorla da
bu haltı kimin yediğini bulmaya çalış. Bu kadar toplu bilgi
kimde vardı?”
“Dört kişi biliyordu bunlan.”
“Kimmiş bunlar?”
“Siz, ben, Kıvırcık Rasim bir de geçen gün adliyede işini
bitirdiğimiz Avni.”
“Kıvırcık Rasim bizi satabilir mi?”
“Kesinlikle satamaz. Çünkü o da bizimle batar ve battı.”
“Öyleyse geriye kalıyor şu Avni.”-o da öldü patron.”
“Bir yakını filan yok mu bu adamın bunlan anlatabileceği?”
“Bildiğim kadarıyla yok.”
“Avni’nin İznik’te bir evi olduğundan bahsetmiştin. Bu
gazeteci olacak herif de oraya gitmişti. Ne olduysa İznik’te
oldu. Biz de antik şehir gibi gölde boğulduk anlayacağın.”
“Şimdi ne yapacağız patron?”
“Artık patron filan yok. Gemisini kurtaran kaptan şu an-
dan sonra. Uzun sözün kısası herkes kendi başının çaresine
bakacak.”
Telefon kapanmıştı. San Hasan bahçenin ortasında ne
yapacağını bilemez bir halde kala kalmıştı.
ÇETENİN KURMAY HEYETİ GÖZALTINDA
Gazetede günün kahramanı yine İsmail Parin’di. Yapa-
cağını yapmış bir çeteyi daha çökertmişti. Ancak Parin
daha çok yapacak iş olduğunu düşünüyordu. Bu çete
üyelerinin yurtdışına kaçamadan yakalanması şarttı. Gerçi bu
polisin işiydi ama olası bir operasyonun her adımını izlemele-
ri, bütün gazetelerden önce sütunlanna taşımalan gerekliydi.
Parin bunu sağlamak için büyük bir çaba içindeydi. Gazete-
ye ulaşan en küçük bilgi kınntısını bile değerlendiriyor, hiçbir
noktayı atlamamak için uğraşıyordu. Öğle saatlerine doğru
polis geniş çaplı bir operasyona girişmiş, çetenin kurmay he-
yetini oluşturan altı kişi gözaltına alınmıştı. Ancak San Hasan
ortada yoktu. Nereye gitmiş olabilirdi bu adam?